;

CEMİLE SULTAN SARAYI YAKININDAKİ ÇEŞME

Üsküdar – Kuzguncuk arasında bugün harap durumda olan bu çeşme hakkında Ruşen Eşref Ünaydın “ Ayrılıklar” adındaki eserinde şu bilgiyi vermektedir.
“ Cemile Sultan Sarayı civarındaki duvara yapışık çeşme, mermer üstünde bir nakış cûş-ü hurûşu idi. Yazıya, isme, tarihe dair üzerinde harf bile yok. Artık kuru bir dilekten ibaret kalan msuluğunun kenarlarında iki narin sütun var. Sütunlar yükseldikçe yaşlıca bir gül ağacının gövdesi gibi inceliyor. Tepelerine bir takım vazolar konmuş. İçinde sünbül demetleri.... Daha üste de tepeleme armut dolu üç tabak duruyor. Bunların yukarısındaki kitabe taşı bomboştu. Yalnız iki tarafında acemkârı çiçekliklerde gül demetleri vardı. Bu mermere, âdeta şakuli bir yemiş sofrasıdır diye bilirdiniz. Bu çeşmenin manası buradan içilen su armut gibi çabuçak lezzetle erir, gül ve sünbül kokuludur demek ki isterdi? Uslubundan anlaşıldığına göre Lâle Devrinde veya ona yakın son devirlerde yapılmış bir hayat olsa gerek”