;

KAPTAN-I DERYÂ, SADRAZAM, CEZAYİRLİ GAZİ HASAN PAŞA ÇEŞMESİ ( H.1191- M.1777)

Kasımpaşa’da Paşa Çeşmesi Yokuşu’nun üstünde Deniz Hastanesinin bahçe duvarı yanında iken, hastaneye ilave edilen yeni binanın yapımında yıkılmıştır. Çeşmenin günümüze yalnız mermer ayna taşı v teknesi gelebilmiştir. ( Kadı Mehmed Paşa Çeşmesi Sok No:12 karşısı) Üzerine çeşmenin kitabesinin hakk edilmiş olan ayna taşı, halen Paşa Yokuşu Sokağında Hastane duvarına bitişik bir duvar kalıntısı üzerine monte edilmiştir. Teknesi betonla doldurulmuştur.

“ İstanbul Çeşmeleri”nde çeşmenin haznesinin hastane avlusunun altında bulunduğu belirtilmekte, ayrıca çeşme ayna taşının üstünde de, ayrıca küçük bir mermere hakk edilmiş olan:

“ Her-nüceb-i vakfiye bu çeşmede

    saka gediği yokdur”

levhasının mevcudiyetinden bahsedilmektedir.

Aynı kitapta verilen eski bir fotoğrafında, çeşmenin beşik örtülü, çatısının saçaklı olduğu almasık (taş-tuğla karışımı) teknikte yapılmış, yuvarlak kemerli bir niş içersinde yer alan mermer bir ayna taşından ibaret olup, seki taşının ve teknesinin mevcudiyeti görülmektedir.

Haznesi ortadan kaldırılan ve yıkılan çeşmeden yalnız ayna taşı kalabilmiştir.

Mermer ayna taşında silmelerle oluşturulan kavisli sağır kemerinin iki yanında, tepeliklerinde birer fener motifi bulunan sütunlar yer alır. Bu sütunların üzerinde fener motifleri yer alır.

Kemer yayının üzerinde akantus yaprakları, iç kısmında ise barok uslubun kıvrımları ve çiçek motiflerinden meydana gelen bir kompozisyon bulunur.

Çeşmenin şair Rüşdiye ait olan üç beyitlik kitabesi kartuşlar içinde kabartma tekniğiyle mermer üzerine hak edilmiştir. Kitabenin hattatının adı Abdullah olarak belirtilmiştir.

“ Hak budur Gazi ekrem kim Hasan Pâşâ veli”

“ Kıldı irvâ sû-be-sû leb-teşnegânı bî-ilel”

“ Hakkına dirsem sezâdır Rüstem-i Zâl-i zemân”

“ Eyeldi a’dâ-yi dinle fi sebilillah cedel”

“ Rüşdiyâ târihdir eyle heman hayr duâ”

“ Çeşmesi resm-i bihin tarzen muallâ bî-bedel”

(1191)