;

İBRAHİM PAŞA (Damad) ÇEŞMESİ (H. 1133 – M. 1720)

Çubuklu çayırının kenarında (Mektep Sokak – Halil Ağa merkez camii karşısı) ulu ağaçların gölgelediği bu çeşme, iyi korunabilmiş eserlerden biridir. Karşıdan bakıldığına göre ortada tekme ile asıl çeşme, iki yanında da dörder köşeli iki sütun görülür. Bu sütunlar orta kısma nazaran biraz taşkındır. Her üç parçanın üstü dantelli ve kabartma motifli bir korniş ile çerçevelenmiştir. Ayna taşı iki yandaki sütunlara ve üstündeki kemere göre içerlektir. Ayna taşında lûlenin iki yanında kabartma bir servi motifi, ortada da bir rozet bulunmaktadır. Bu teyzinatın üstünde de ucunda lâle bulunan kabartmalar vardır. Kemerin üstü sivri ve iki yanı girintili çıkıntılı oymalıdır. İki yanındaki boşluklar yine kabartma çiçek motifleri ile süslüdür. Tekne ve iki yanında sedler sade ve çeşmenin tamamı gibi mermerdendir.

Çeşmenin biri kemerin üzerinde diğer ikisi yan sütunlarda olmak üzere üç kitabesi vardır. Kemerin üzerinde her satır, üç mısra olmak üzere tâlik hat ile dört satıra yazılmış olan kitabe Seyyid Velibi´ye aittir ve şöyledir:

"Hidiv-i Cem – haşem Sultan Ahmed Hân-ı Gazi kim"

"Nazîri gelmedi dehre mülûk-i kişver – ârâdâ"

"Vezîr-i a´zamı sadr-üs sudûru umdet-ül mülkü"

"Mükerrem sıhr-ı hassı mahremi sûretde ma´nâda"

"Kerem-kâr olmadıksa çok kerîm-i kâmuran gördük"

"Âdilin görmedik zâhirde düşde mâlihülyâda"

"Harab-âbâd-ı kevni himmetiyle eyledi ma´mur"

"Nice âşar yapdı her müferrih câ-yi zîbada"

"Olub gûya veziri kıt´a bir mecmua bu mevki"

"Nazîr oldu bu müfred şah-beyt Hüsrev – âbâda"

"Zayâde bir güzel târih tahrîr eyle ey Vehbi"

"Suyun buldu çubuklu devr-i İbrahim Pâşâ´da"

                                                                       (1134)